Devrim Tutkusu

Admin Yaş : 34 Kayıt tarihi : 19/08/08 Mesaj Sayısı : 813 Nerden : İzmir

Geçen günlerde çocuklarımı parka oynamaları için götürmüştüm... Yolda gördüğüm bir kaç ufak afiş başta dikkatimi çekmemişti, ancak parkta oturup çocuklarımı izlerken birden gözüme çarptılar. Heryerdeydiler! O ufak dediğim "Devrime Çağrı" afişleri dört bir yana asılmış, dört bir yana dağıtılmıştı. Merak edip bir tanesini elime aldım.

"Saraybosna Devrimi'ne Hepinizi Bekliyoruz." başlıklı bir kağıttı. Kağıdı elimde evirip çevirdim sonra buruşturup çöp kutusuna attım. Ama aklımda tek bir cümle dolanıyordu.

"Devrim yaparak yeni bir yönetim istiyorum!"

Sessizce düşündüm. Neden devrim? Tabi ki çağrıyı yapanın kendince sebepleri vardı... Nedenmiş efendim polis alımı için Saraybosna'ya gittiğinde kendisine küfredilmiş. Valiye başvurmuş ondanda bin azar bin küfür işitmiş. Olabilir diye düşündüm. Ama hala aynı şeyi düşünüyor sayıklıyordum sessizce. Neden devrim?

Belgrad Devrimi'nden sonra insanlarda bir devrim tutkusu türemişti. Polis olamadım hadi devrime, dükkan açamadım hadi devrim yapalım, anneee kötü bir amca şekerimi çaldı hadi gene devrim yapalım. İnsanlar bir kere diğerlerini yerinden etmenin tadını almışlar, aynı şeyi sürekli yapmak istiyorlardı. Haksızlık yapanlarla konuşup anlaşmayı değil, onları yerlerinden indirmeyi seçiyorlardı.

Kendi kendime konuşurken birden yanıma oğlum, Bulut'um geldi. Elinde o devrim kağıtlarından vardı. Okumayı yeni yeni söküyordu. Yanıma oturdu ve gözlerimin içine bakarak

"Annecim devrim ne demek? İnsanlar neden vali amca hakkında böyle söylüyorlar?" diye sordu.

O anda ne diyeceğimi şaşırdım, minik oğlum devrim ne demek diyordu. Ona nasıl derdim devrimin artık kötü yönetime karşı baş kaldırı olmadığını, insanların kendilerine yapılan ufacık önemsiz şeylerde arkasına gizlendikleri bir kelime olduğunu? Tabiki söyleyemedim sadece gülümsedim ve "Hiç birşey oğlum. Önemsiz bir kelime" deyip kardeşlerinin yanına yolladım. Ancak biliyordumki o kağıtları gördükçe devrimin anlamını daha fazla merak edecek ve bir şekilde öğrenmek isteyecekti. Bunu öğrenmek isteyen sadece benim oğlum değil, sizin kızlarınız ve oğullarınızda öğrenmek istiyordur eminim.

Devrimin aslında bir adım daha geri gitme olduğunu bilmemize rağmen neden onu çok iyi bir harekatmış gibi gösterip anlatıyoruz? Niçin devrimi gerileme olarak değil de ilerleme olarak göstermeye çalışıyoruz? Devrimin gerileme olduğuna en iyi örnek Belgrad değil mi? 3 kere devrilen şehir. Suç yuvası olan şehir... Paraların çalındığı, insanlara saldırıldığı, değerli eşyaların çalındığı ve son olarakda tüm karayollarının çöktüğü, insanların şehirde hapis kaldığı bir şehir olmuştu o bir zamanların güzel şehri. İnsanlar Belgrad'a adım atmaya korkar olmuş, oradaki konserlerini iptal etmişlerdi. İstanbul'da öyle mi olsun istiyoruz? İnsanların köşe bucak kaçtığı, konser vermedikleri ıssız bir şehir? Ya da Ankara'nın, İzmir'in ya da diğer şehirlerin? Siz de içinizden hayır diyorsunuz değil mi? Tıpkı ben gibi. Hayır diyenlerdenseniz lütfen bu devrim saçmalıklarına bir son verelim. Halkı ufak tefek nedenlerden dolayı devrime davet etmeyelim. Davet edenleri de engelleyelim.

Yazar: Ashley Black

Yayın Editörü: Merlijn Arninkhof

Teşekkürler ya gerçekten süper bende yazmak isterdim saol

Çaylak Üye Yaş : 32 Kayıt tarihi : 03/09/08 Mesaj Sayısı : 29 Nerden :

keşke ben de yazabilsem:P:D

Çaylak Üye Yaş : 32 Kayıt tarihi : 03/09/08 Mesaj Sayısı : 29 Nerden :

yazana tebrikler

Çaylak Üye Yaş : 27 Kayıt tarihi : 26/08/08 Mesaj Sayısı : 42 Nerden :

bravo

Konu: Geri: Devrim Tutkusu Perş. Mart 26 2009, 20:47

tebrikler

Konu: Geri: Devrim Tutkusu Salı Mart 31 2009, 13:13

Konu: Geri: Devrim Tutkusu Salı Mart 31 2009, 21:05